Lanet olsun!

Dünya artık eskisi gibi olmayacak!

İnsanlık kısa devre yaptı…

Yaşadığımız dünyayı anlayabiliyor musunuz?

Aynı anda hem duygularımıza hem de zihinlerimize etki ederek bizi kontrol altına almaya çalışan “terörizmin psikolojik savaşına” teslim oluyoruz!

Bir yıldırma hareketi, bir psikolojik savaşla etkileme sanatı ve toplumlara yön vermede kullanılan “Terör” önemli bir silah!

TERÖR/TERÖRİZM

Terörizm bir psikolojik savaş tekniğidir.

Amaç, toplumları etki altına alarak istediği doğrultuda yönlendirmektir.

Yaptığı eylemlerle toplumu belli bir yöne doğru sürükleyerek, korku, telaş ve güvensizlik yaymayı hedefler.

Toplumların içerisinde bulunan farklılıkları eylemler neticesinde negatif anlamda geliştirerek, ayrılıkları ve tahammülsüzlükleri ve kutuplaşmaları körükler. Korkunun dışında, şiddet ve nefret duygularını da pekiştirir.

Bazı sistemler iktidarın devamını sağlamak için gerekli olan korkuyu terörle yaratmaktadır. Ayrıca sistem içerisinde kaos ortamından beslenen unsurlar da terörün şiddetini desteklemektedirler!

Baştan çıkan insanoğlu yapaylık serüveninde transeksüele dönüşmüştür.

İnsanlık “ Burjuva kadavrasına” teslim oldu!

Tüketimin aşkınlığı ve azgınlığında at gözlüğü takan insanoğlu kara deliğe sürükleniyor.

Kurumsal şiddetle yaşanan politik çöküşler neticesinde yaratılan terör ve buna alet olan politikalar/politikacılarımız var…

Sistem içinde savaş çıkartmak, suikastlar tertiplemek, terör yaratmak insanlığın yaşamını tükettirmeye hedefli formüle indirgenmiştir.

Doğanın ve insanların gördüğü zarar, gerçeğin yerini alan ne savaş nede terör sistemin umurunda değil. O hep hipergerçekliğin peşinde!

Fransa'da ve tüm dünyada meydana gelen terör olaylarının ülkemizde yaşanan terör cinnetinden farkı yoktur! Katiller bellidir, bilenlerde!

Lanet olsun!

Çağımızın temel hastalığı maddi üretimin, geleneksel üretimin tüm özelliklerine sahip olmasıdır.

Dünyanın dengeleri değişiyor. Uluslararası ilişkilerde yaşanan farklılaşmalar sonucunda sıcak savaşların yerini soğuk savaş metotları almıştır.

Soğuk savaş, psikolojik savaş türünün getirdiği terör kavramıyla şiddet eylemleri kanalıyla “dikkat çekme” toplumda oluşturulan korku ve dehşet havasıyla amacına ulaşmıştır.

Terörizmin temel amacı bir davaya veya siyasal anlaşmazlığa dikkat çekmektir.

Siyasal ve ekonomik isteklerini meşru olmayan yollarla elde etmektir. İktidarı yıldırmak ve halkı korkutmayı amaçlar. Terörün amaç ve stratejisi zamanla teknolojik gelişim ve sosyo-ekonomik yapıya paralel olarak gelişmiş, tahrip ettiği toplumların dini-ırki-ekonomik ve sosyal yapısını ideolojisi doğrultusunda araç olarak kullanmış ve bu suretle kendisine finans kaynağı yaratmıştır. Sağladığı bu büyük miktardaki finans kaynakları ile dar bölge sınırlarını aşarak sınırlar ve kıtalararası boyut kazanmıştır.

Ekonomik ve siyasal çıkar kavgalarını hızlandırmış bazı oluşumlar, böl parçala yönet veya kendi çıkarlarına zarar veremeyecek azami limitler arasında tut ilkesinden hareket ederek, “farklı dini-ırkı-etnik unsurları, sosyo-ekonomik az gelişmişliği terörizme malzeme olarak sağlamıştır”. Mevcut terör örgütlerine bu şekilde katkıda bulunarak amaçları doğrultusunda taşeronluk görevi yüklemişlerdir…

Terör baş aktör olduğu gerçeklik sahnesinde, güvenlik simülasyon oyununun figüranları gibi…

Terörizm Çeşitleri;

“Devlet Terörü” Devlet’in kendi eliyle, mevcut siyasi rejimi korumak veya devam ettirmek amacıyla, hukuk kuralları çerçevesini aşarak kendi vatandaşlarına karşı uyguladığı, her türlü sindirme, korkutma, işkence, faili meçhul veya muhalifleri ortadan kaldırma gibi eylemler topluluğudur.

“Etnik – Milliyetçi Terör” etnik temele dayalı, bir etnik grubun, başka bir etnik grubun kendini aşağıladığını, zulmettiğini, mağdur ettiği düşüncesinde yaratılan travmanın sonucunda incinme, acı çekme, utanç gibi duygulara yönelik bilinçdışı savunmalar kuşaktan kuşağa aktarılarak etnik kimliğin bir parçası olarak ortaya çıkmıştır.

Dinsel, Radikal Terör; Dinin siyasi, ideolojik veya diğer çıkarlar için istismar edilmesidir.

Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte, devletlerin zaman ve kaynak açısından tasarruf etmek amacıyla her türlü işlemlerini sanal alemde gerçekleştirmeye başlamasıyla ortaya çıkan “Siber Terör” yeni bir terör çeşididir.

“Deniz Haydutluğu ve Korsanlık” ise, denizlerde gerçekleştirilen terörün başlıca nedenlerinden birisi olup, amaç saldırıda bulunulan devleti ekonomik anlamda zor bırakmaktır.

Terörizme karşı verilen mücadelede sürekli “güvenlik skandalı!” yaşayan iktidarlar kendisini en iyi şekilde güncelleyebilen Teröre/Terörizme karşın etkin bir uluslararası işbirliği yapmak zorundadırlar.

“Her kim ki ateşe odun atar, terör ateşi tüm dünyaya sıçrar!”

 Sonuç olarak, “Terör örgütlerini tanımlamak, belirlemek ve adalet önüne çıkarmak” konusunda devletlerin yaklaşımlarında birbirlerine yakınlaşmaları “İnsanlık ve Dünya Barışı” için en önemli güvenliktir!

#terörelanetolsun