Bahçeli'den itiraf gibi 'süreç' sözleri: 'Sinirler gerilebilir, mesafeler açılabilir'
MHP lideri Devlet Bahçeli, MHP'ye yakın Türkgün'e verdiği röportajda dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bahçeli, Terörsüz Türkiye adı verilen sürece ilişkin, "Bu doğumun sancıları olabilir, yanlış anlamalar olabilir, bazen sinirler de gerilebilir, hatta temaslar zayıflayarak mesafeler açılabilir" yorumunda bulundu.
MHP lideri Devlet Bahçeli, dün Barzani ve 'darbe' iddialarına yanıt verdiği röportajının ardından MHP'ye yakın Türkgün bugün de Bahçeli'nin sürece ilişkin dikkat çeken çıkışlarda bulunduğu röportajının ikinci kısmını paylaştı.
Bahçeli, "Al-ver sürecine tamamen kapalıyız" ifadelerini kullanırken, teröristbaşı Öcalan'ın çağrısının herkesi kapsadığını söyledi.
Bahçeli ayrıca, yürütülen süreci bir 'kutlu doğum arifesi' olarak nitelerken, "Bu doğumun sancıları olabilir, yanlış anlamalar olabilir, bazen sinirler de gerilebilir, hatta temaslar zayıflayarak mesafeler açılabilir; fakat sabır, sebat ve soğukkanlılıkla Türkiye sevdasında buluşmamız, ortak ve parlak bir geleceğe yürüme kararlılığımız her soru ve sorunla başa çıkmaya kafidir." ifadelerini kullandı.
Bahçeli'nin verdiği röportaj şöyle:
Terörsüz Türkiye’yi sulandırmaya ve sabote etmeye dönük beşinci kol faaliyetinin cesamet kazandığını düşünüyor musunuz?
"YANLIŞ ANLAMALAR OLABİLİR, HATTA TEMASLAR ZAYIFLAYABİLİR"
DEVLET BAHÇELİ: Cesamet değil de, cüret edenler kümesi kimi zaman kalabalıklaşıyor, kimi zaman da kaçışmalar olduğundan tenhalaşıyor. Türkiye’nin dehşet uyandıran, vahşetle anılan bölücü terör musibetinden kurtuluşunu değil de, yüzyılın en müessir milli uyanışının çuvallamasını bekleyenlerin millet ve vatan sevgileri bana göre kurak, çorak ve bataktır. Yazık bunlara.
Yapılanı yıkmak kolay, zor olan yıkıntılar arasındaki cevheri bulup ortaya çıkarmak.
PKK’nın kurucu önderliği elini taşın altına koymuştur. 27 Şubat Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nın hitamında PKK 12 Mayıs’ta silah bırakmış ve örgütsel varlığını lağvetmiştir.
11 Temmuz’da bir grup PKK’lı silahlarını yakmıştır.
Özellikle Suriye’nin kuzey doğusunda tesir alanı bulunan SDG/YPG henüz silah bırakmamış, 27 Şubat İmralı çağrısına riayet etmemiştir.
Halbuki İmralı’nın çağrısı PKK’nın yanı sıra bölücü terörün tüm bileşenlerini kapsamaktadır.
En azından bizim anladığımız böyledir, yorumumuz bu doğrultudadır.
SDG/YPG Şam yönetimiyle imzalanan 10 Mart tarihli mutabakata mutlaka riayet etmelidir.
Kanlı yılların arasından; acı, hüzün ve gözyaşıyla pekişmiş olayların altından Türkiye’nin huzur ve umut dolu günlerinin parıltısını bulup milletimizle buluşturacağız. Bunu mutlaka başaracağız.
Bölücü terör örgütünün açtığı yaraların kapatılması hususunda geniş bir konsensüs vardır. Bundan bahtiyarım. Milletimiz “Terörsüz Türkiye” adım ve atılımlarının arkasındadır. Kaldı ki bu hedefe ulaşılmasıyla birlikte, tekrar söylemeliyim ki, kazanan Türkiye ve Türk milleti olacaktır.
Menfi ve mütereddit çevrelerin uydurmalarına, uçuk ve uyuşuk ithamlarına ne itibar edecek ne de kale alacak hiç kimse yoktur.
“Terörsüz Türkiye” hedefini zehirleme arayışında olanlara bilhassa milletimiz kulak asmayacak, itibar etmeyecektir.
Bir konunun yalnızca bir tarafını görmek aslında bütün seçeneklere kapalı olmak, tekdüzeliğe çanak tutmak demektir.
Biz “Terörsüz Türkiye” hedefini bütüncül zaman telakkisinin izdüşümünde kombine ve kolektif bakış açısıyla ele alıyor, hayatın ve hadiselerin her veçhesine ışıklar salacağına, yeni bir diriliş momenti olacağına inanıyoruz.
Önyargıların düğümlerini çözmek istiyoruz.
Katılaşmış ve kapanmış diyaloglara daha üst bir uzlaşma seviyesinde canlılık kazandırmanın amaç ve arzusundayız.
Eğer varsa buğulanan ve buzlanan toplumsal münasebetler ağını birlikte yaşama ve yaşatma temelinde karşılıklı anlayış, saygı, sevgi, fedakarlık, empati ve bağlılıkla yeni baştan kurmamız mümkündür.
Kim ki “Terörsüz Türkiye”den rahatsızsa bir karanlık, bir kurnazlık, bir kumpas içindedir.
Bu hedef soysuz bir çağdaşlığın fevkinde çağlar üstüdür.
Sırtını statükoya dayayarak bulanık dönemlere hapsolanların aksine devirler üstüdür.
1,5 asırdır süregelen küresel emperyalist komplo, vatanımız ve milletimiz üzerinde hesap yapan müstevli oyunlar inşallah tasfiye edilecektir.
Hedef büyüktür, bu hedefin gerisine düşmek, tavize ve teslimiyete boyun eğmek söz konusu değildir.
Göreceli anlaşmazlıkları önce çoğaltıp sonra körükleyen, ardından da düşmanlıklara dönüştürmek için fitne yayan iç ve dış hıyanet şebekesinin çarkı kırılacaktır.
Türkiye kutlu bir doğum arifesindedir.
Bu doğumun sancıları olabilir, yanlış anlamalar olabilir, bazen sinirler de gerilebilir, hatta temaslar zayıflayarak mesafeler açılabilir; fakat sabır, sebat ve soğukkanlılıkla Türkiye sevdasında buluşmamız, ortak ve parlak bir geleceğe yürüme kararlılığımız her soru ve sorunla başa çıkmaya kafidir.
Yeter ki samimiyet ve dürüstlük çizgisinden ayrılmayalım.
Yeter ki dağılmamızı ve bölünmemizi kurgulayan muhasım koalisyonuna karşı hep birlikte ve kardeşçe göğüs gerelim.
Merhum Hocamız Erol Güngör demişti ki; “Milliyetçilik bir dış mesele olarak göründüğü zaman yerli kültürün yabancı kültüre karşı çıkması şeklinde cereyan eder. Bir iç mesele olduğu zaman ise asıl iş memlekette milli birliğe engel olacak mahiyetteki kültürel, iktisadi ve sosyal farklılaşmaları asgariye indirilmesidir. Milliyetçilik ilk hamlede milli birlik ve tecanüsün kazanılması davasıdır.”
Bizim “Terörsüz Türkiye” hedefine bakışımızın kavramsal ve düşünsel çerçevesi bu şekilde ihata ve ifade edilebilir.
Farklılıklarımızı ortak bir dinamizme çevirebiliriz.
Benzerlikleri bulup daha da sivriltmenin yanında meşhur bir filozofun şu tespit ve önerisine de kulak vermek yararlı olabilir. Öneri şöyle:
“İnsanların, milletlerin veya grupların ortak noktalarına odaklanmak yerine, onları birbirinden ayıran, genellikle önemsiz görünen sayısız küçük farklılıkları nasıl bereketli hale getirebileceğimizi düşünmeyi öneriyorum.
Yüzleşmek için cesaret ve özgüven gerekir.
Yüzleşmek tek taraflı işleyen bir davranış kalıbı değildir.
Yüzleşerek huzurun yüzeyine tam manasıyla çıkacağımızı düşünüyorum.
Korkuları bir kenara bırakalım, korkulukları yıkıp geçelim.
Dedikodu aşılayanları, algı operasyonuyla vakit geçirenleri, yabancılara kuklalık yapanları, medya saptırmalarını gündemden sürüp çıkaralım.
Milli ve üniter devlet çatısı altında kardeşliğimizi ve ekmeğimizi hep birlikte büyütelim.
Milliyetçilikten bihaber olan hamakat ve hamaset ehli mankurtların yine milliyetçilik nam ve hesabına bize iftiralar atması, akıllara zarar iddiaları gündeme taşıması bizi yıldırmak şöyle dursun daha da şevklendirmekte, yüreklendirmekte, doğru bir yolda olduğumuzu da teyit etmektedir.
"AL- VER SÜRECİNE TAMAMAMIYLA KAPALIYIZ"
Terörsüz Türkiye’yi kısacak özetlemek gerekirse neler diyebilirsiniz?
DEVLET BAHÇELİ: Terörsüz Türkiye, tereddütsüz Türkiye’dir.
Terörsüz Türkiye, güçlü ve güvenli Türkiye’dir.
Terörsüz Türkiye, muasır ve müreffeh Türkiye’nin muştusudur.
Terör sorununu çözeceğiz, bölücülük damarını kesip atacağız.
Siyasi, ekonomik ve hukuksal reformlarla toplumsal ahenk ve adaleti inşallah tam manasıyla inşa edeceğiz.
Şehit ailelerimiz kaygılanmasın. Gazilerimiz korkuya kapılmasın. Onların başlarını öne eğdirmeyeceğiz.
Pazarlık içinde değiliz.
Al-ver sürecine tamamıyla kapalıyız.
Türkiye’nin egemenlik hukukunu, Cumhuriyet’in kurucu ve kuruluş felsefesini zafiyete uğratacak hiçbir yanlışın içinde Cumhur İttifakı olarak yer almayız, alamayız, almayacağız.
Maksadımız milli birlik ve kardeşliğimizi, bunun yanı sıra iç cephemizin tahkimini ve taçlanmasını sağlamaktır.
Münferit ve müfsit söylemleri ciddiye almıyoruz.
Terörsüz Türkiye hedefini istismar eden sözde milliyetçi geçinenleri de ademe mahkum ediyoruz.
TÜRKGÜN: Terörsüz Türkiye’yi daha iyi anlatabilmek için yurt genelinde kapsamlı bir çalışma başlatmıştınız. Bu çalışmalar ne durumda? Devam mı ediyor? Yoksa sonuçlandı mı?
DEVLET BAHÇELİ: Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik temasıyla, Terörsüz Türkiye İçin Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları 9 Ağustos 2025 tarihinde Erzurum’da başlamıştı.
27 Eylül 2025 tarihi itibariyle Adana ve Gaziantep’te düzenlenen toplantılarla birlikte 9 ayrı bölgedeki çalışmalarımız başarılı bir şekilde tamamlanmıştır.
81 ilimize ulaştık, her insanımıza temas etmeye çalıştık, sivil toplum kuruluşları, mesleki örgütler, muhtarlarımız, yöre insanlarımızla görüştük, çok şükür dava arkadaşlarımızın ve teşkilatlarımızın saha çalışmalarından çok iyi geri dönüşler aldık. Bu vesileyle hepsini kutluyorum.
Türkiye’nin istikbal ve istiklal haklarını muhafaza edeceğiz.
Bir şeyi yaparken başka bir şeyi yıkmak aklımızın ucundan geçen bir yanlış değildir.
Milletimizin her ferdi muhteremdir.
Biz’in içindeki sayısız ben’ler milletimizin güzelliğidir.
Hiç kimseyi ayırmadan, dışlamadan, ötekileştirmeden; bunun da ötesinde bir ve eşit görerek yeni yüzyılda, yepyeni destanlara imza atacak sosyal, siyasal ve ekonomik doğruluş iradesini ihyanın peşindeyiz.
Merhum düşünürümüz Ziya Gökalp, ahlakın kılavuzu olarak vicdanı göstermişti. Vicdan ise doğruyla yanlışı tefrik etme basiret ve becerisinin tarifidir.
Maşeri vicdan bu tarifin somut karşılığı ve sağduyu markasıdır.
Sağduyu akıllı, mantıklı ve ahlaklı davranışın bileşkesidir.
Kaldı ki anılan terkip yoksa ortada bir yanlışlık olacak ve düzelmesi imkansız çözümsüzlüğü tedavüle çıkaracaktır.
Türkiye’nin biteviye devam edegelen kısır döngü çemberini muazzez mahiyetli kaynaşma ve kucaklaşma azmiyle kırması gerekmektedir.
Terörsüz Türkiye, kucaklaşmanın sadırdan satıra, kuvveden fiile, retorikten pratiğe, düşünceden eylem ve erdem safhasına geçişini simgelemektedir.
Türk ile Kürt arasına saçılmak istenen emperyalizm mamulü nifak tohumlarının çürütülmesi, bu kutlu kardeşlik hukukunun arasına dikilmek istenen ayrımcılık bariyerlerinin yıkılıp atılması “Terörsüz Türkiye” hedefinin asıl ve esas amacıdır.
Nitekim amaç hasbidir, harbidir, haysiyetlidir ve hakikat temeline dayalıdır.
sözcü
Yorum Ekle
Diğer Haberler
İYİ Parti: Sosyal devlet, kimseyi geride bırakmayan devlettir
İYİ Parti, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde mesaj paylaştı. İYİ Parti, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde "Sosyal devlet, kimseyi geride bırakmayan devlettir" açıklamasını yaptı. İYİ Pa...
AYM’den dikkat çeken karar: Bir siyasi parti için suç duyurusu
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM), As Parti, Genç Anadolu Partisi, Ebedi Nizam Partisi, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi, Saadet Partisi ve Ayyıldız Partisi'nin mali denetimlerine ilişkin kararl...
Manavgat Belediyesi soruşturmasında yeni gözaltılar
Antalya'da Manavgat Belediyesinin önceki yönetimi dönemindeki "rüşvet", "zimmet" ve "ihaleye fesat karıştırma" iddialarına ilişkin 19 şüpheli daha gözaltına alındı. Eski Manavgat Belediye...
Gazeteci Furkan Karabay'a tahliye: CHP'den ilk açıklama
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, 201 gündür tutuklu bulunan gazeteci Furkan Karabay’ın bugünkü duruşmasında tahliye edilmesine ilişkin olarak, “Gazeteci Furkan Karabay'ın, 2...
Türkiye’de HIV alarmı: AIDS nedeniyle ölümlerde büyük artış
1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında konuşan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği’nden Doç. Dr. Gönül Çiçek Şentürk, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Amerika ve Avrup...
MHP'li başkan görevinden istifa etti!
MHP Giresun Bulancak İlçe Başkanı Cemal Kılıç, "İş yoğunluğu" sebebiyle görevinden istifa etti. Geçen hafta MHP Alucra İlçe Başkanı Resul Zorba’nın görevinden ayrılmasının ardından, MHP B...
Erdoğan da Bahçeli de yeşil ışık yakmıştı: Saatler kaldı Meclis'e geliyor
19 Mart operasyonlarının ardından, aralarında İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu tutuklu CHP’lilerin duruşmalarının TRT’de yayımlanması için peş pe...
DEM Parti Heyeti İmralı'ya Gidiyor
DEM Parti İmralı heyeti üyeleri Pervin Buldan, Mithat Sancar ve Faik Özgür Erol, terör örgütü PKK lideri Öcalan ile görüşmek üzere İmralı'ya gidiyor.
Asgari Ücret Zammı Öncesi TÜRK-İŞ'ten Bomba Çıkış! 'Hiçbir Şeyin Değişeceğini Zannetmiyorum'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısının yeniden düzenlenmesi için harekete geçti. Yeni modelde, işçi ve işveren tarafının 5’er üyeyle temsil edil...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Ünlü rapçi Ezhel Alman vatandaşı oldu
Almanya’da yaşayan ünlü rapçi Ezhel, son konserinde yaptığı açıklamayla Alman vatandaşlığına geçtiğini duyurdu. Vatandaşlık sürecinin tamamlandığını belirten sanatçı, kararının hayranları...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Omega-3’ün kalbe 5 faydası
En faydalı yağlardan biri olan Omega-3, özellikle kalp-damar sağlığını çok yönlü destekleyip, koruyor… Omega-3 yağ asitleri elzem bir yağ türü olan çoklu doymamış yağlardır.İnsan vücudu tarafından üretilemeyen bu yağlara “esansiyel yağlar” denir. Yani mutlaka dışarıdan alınması gerekir.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.