- Özgür Özel duyurdu: Gürsel Tekin'e partiden ihraç kararı!
- Özgür Çelik'in 3 Yıla Kadar Hapsi İsteniyordu... İddianame Kabul Edildi
- CHP olağanüstü toplanıyor
- Borsa İstanbul'da 'CHP' Rüzgarı! Kongre İptali Sonrası Yüzde 3 Değer Kaybetti
- CHP İstanbul Kongresi İptal! Özgür Çelik ve Yönetim Görevden Alındı

Türk şiirinin 'uç beyi': Şair ve çevirmen İlhan Berk
Hayatı boyunca kendini şiire adayan usta şair İlhan Berk'in vefatının üzerinden 17 yıl geçti.
Gerçek adı Emrullah İlhan Birsen olan şair Berk, Hesna ve Veli Biirsen'in oğlu olarak, 18 Kasım 1918'de Manisa'da doğdu. Annesiyle babası çocukken ayrılan şairi, annesi ile ağabeyleri büyüttü.
İlhan Berk, İstanbul'da Pertevniyal Lisesi'nde altı ay okuduktan sonra İzmir Öğretmen Okuluna geçti. Ardından Balıkesir'e taşınarak okulu orada bitirdi. Giresun'da 2 yıl öğretmenlik yapan Berk, yedek subay olarak vatani görevini İstanbul'da tamamladı.
İlk kitabı "Güneş Yakanların Selamı"nı Manisa Halkevi'nin yardımıyla 1935'te çıkaran şair, askerliğin ardından Edirne'ye atandı.
Bir süre Edirne'de öğretmenlik yapan şair, Ankara'ya giderek Gazi Eğitim Enstitüsü Fransızca Bölümünde eğitimine devam etti. Berk, 1945'te okuldan mezun oldu.
"YERYÜZÜNDE ŞİİR DİYE BİR ŞEY OLMASA BİLE ONU İCAT EDEBİLECEK BİR ŞAİRDİ"
İlhan Berk Zonguldak, Samsun ve Kırşehir'de ortaokul öğretmenliği yaptı.
Kendisi gibi Fransızca öğretmeni olan Edibe Hanım'la evlenen Berk'in, tek çocuğu Ahmet dünyaya geldi.
Usta şair, 1956'da Ziraat Bankasının yayın bürosuna çevirmen olarak girdi ve Ankara’ya nakil oldu. Böylece 13 yıl çalışacağı Ankara'da İkinci Yeni anlayışının en yoğun günlerini yaşadı.
Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü yayın bürosunda çevirmen olarak çalışan şair, emekli olunca Bodrum'a yerleşti.
Berk, şiir günleri ve muhtelif görevlerle 1962'de Londra'ya, 1964'te ise Paris'e gitti. Paris'te 7 ayı aşkın kaldı.
Paris'te gerek yabancı sanatçılarla gerekse Türkiye'den giden sanatçılarla tanışan şair, resim sergileriyle şiir günlerine katıldı.
İlhan Berk, Avrupa ve Uzak Doğu'da pek çok ülkeyi gezdi.
Turgut Uyar'ın "Yeryüzünde şiir diye bir şey olmasa bile onu icat edebilecek bir şairdi" diye anlattığı Berk'in ilk şiirleri Manisa Halkevi dergisi, Uyanış, Varlık, Çığır ve Ses dergilerinde çıktı.
"ETKİLENDİĞİ VE ETKİLEDİĞİ ŞAİRLER BİR ARAYA GELDİĞİ ZAMAN ETRAFLICA BİR TÜRK ŞİİR TARİHİ ÇIKARABİLİRİZ"
Şiirlerinde Walt Whitman ve Nazım Hikmet'ten etkilenen usta şair, "İstanbul Kitabı", "Günaydın Yeryüzü", "Türkiye Şarkısı" ve "Köroğlu" kitaplarını kaleme aldı.
Berk'in kitaplarında yer alan şiirleri, bugün İlhan Berk denilince akla gelen kişiliği temsil etmekten uzaktır. Yine de bu kitaplarında özgün İlhan Berk şiirine ait unsurlar yer alır.
Usta kalem, daha sonra İkinci Yeni akımına katıldı ve 40 yaşında çıkardığı Galile Denizi'yle hem önceki şiiriyle bağlantısını sona erdirdi hem de yeni gelen akımın örneklerinden birini ortaya koydu.
Yenilik dergisinde yayımladığı "Saint Antoine'ın Güvercinleri", İkinci Yeni adını alacak şiir akımının ilk işaretlerinden birisi oldu. Bu şiirle beraber "söze dayalı" şiir anlayışını reddetti ve gerçekçi şiirden uzaklaştı. Şiirin düz yazıdan farklı olan kaynağını derinlemesine inceleyerek özgün bir dil tutumu geliştirdi.
Şair, İkinci Yeninin sözcülüğünü üstlenerek sadece şiirini değil, poetikasını da İkinci Yeni akımının ortaya çıkış şartlarına göre geliştirdi ve çok uzun süre anlamsızlığı, estetizmi ve deneyciliği savundu.
İkinci Yeni ve anlamsızlık savunmasında yalnız kalan Berk, anlamsız şiire yaklaşan şiirleriyle farklılık gösterdi.
Şair Haydar Ergülen, Berk'i anlattığı bir yazısında, "İster toplumculuk dönemi olsun, ister öncülerinden sayıldığı hatta aşırı uçlarından biri olarak adlandırıldığı İkinci Yeni olsun genel olarak hep Türk şiirinden ilerideydi. Onun yaşamından ve yapıtlarından tek başına bir Türk şiir tarihini okuyabiliriz. Etkilendiği ve etkilediği şairler bir araya geldiği zaman etraflıca bir Türk şiir tarihi çıkarabiliriz. O yüzden Türk şiirimizin gerçekten "Uç Beyi" nitelemesini hak eden bir şairdi." sözlerini kullanmıştı.
"SÜREKLİ OKUYARAK KENDİSİNİ YENİLEMEYE ÇALIŞTI"
İlhan Berk'in şiirindeki coğrafya, tarih ve nesne ilgisi son derece dikkat çekici olup özellikle 1980'lerde ortaya çıkan postmodern arayışa ilham kaynağı oldu.
Şiir dışında en önemli uğraşlarından ve mutluluk kaynaklarından biri olan resimle de yoğun olarak ilgilenen Berk, 1978'de Bedri Rahmi Eyüboğlu Galerisi’nde, 1984'te Galeri Nev'de resim sergisi açtı.
Yazmayı yaşamak olarak gören başarılı şair, bir yandan yazı makinesi gibi durmaksızın yazmayı sürdürdü.
İlhan Berk, "Kül" (1978) adlı kitabıyla 1979 Türk Dil Kurumu Şiir Ödülünü, "İstanbul Kitabı" ile 1980 Behçet Necatigil Şiir Ödülünü, "Deniz Eskisi" ile (1982) 1983 Yeditepe Şiir Armağanını aldı. "Güzel Irmak" (1988) kitabı ile Simavi Vakfı Edebiyat Ödülünü Ferit Edgü'yle paylaştı.
"Şiirin Gizli Tarihi" Fransızcaya, "Güzel Irmak" ve "İstanbul Kitabı" ile bazı şiirleri de İspanyolcaya çevrildi.
Sürekli okuyarak kendisini yenilemeye çalışan şair, şubat 1971'de TRT’nin düzenlediği "Tek Şiir" dalında Sanat Ödülü"ne layık görüldü.
Behçet Necatigil'in "Şiirimizin uç beyi" dediği Berk, tedavi için yattığı Bodrum Devlet Hastanesi'nde 28 Ağustos 2008'de hayata gözlerini yumdu.
İlhan Berk, Bodrum'daki Türbe Mezarlığı'nda eşinin yanına toprağa verildi.
Şiir, deneme, çeviri ve antoloji türünde pek çok eser kaleme alan Berk'in eserlerinden bazıları şöyle:
"Güneşi Yakanların Selamı", "İstanbul, Günaydın Yeryüzü", "Türkiye Şarkısı", "Köroğlu", "Galile Denizi", "Çivi Yazısı", "Otağ", "Mısırkalyoniğne", "Aşıkane" , "Şenlikname" , "Şiirler", "Taş Baskısı", "Atlas", "Kül", "İstanbul Kitabı", "Kitaplar Kitabı", "Deniz Eskisi", "Şiirin Gizli Tarihi", "Delta ve Çocuk" , "Galata", "Güzel Irmak", "Pera" , "Dün Dağlarda Dolaştım Evde Yoktum", "Avluya Düşen Gölge, Ev" , "Şeyler Kitabı", "Çok Yaşasın Sayılar", "Eşik, Aşk Tahtı", "Akşama Doğru", "Şeyler Kitabı", "Toplu Şiirler", "Kuşların Doğum Gününde Olacağım"
cumhuriyet
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Yeni filmi 15 dakika boyunca alkışlandı!
Dwayne Johnson’ın başrolünde olduğu “The Smashing Machine”, Venedik Film Festivali’nde prömiyer yaptı; film 15 dakika boyunca ayakta alkışlandı. Kaya lakaplı ünlü aktör Dwayne Johnson’ın ...
Ataol Behramoğlu Sokağı...
Ataol, yalnızca dört dizede doğru kelimeleri nasıl seçiyor? Bunun için yetenek, gözlem, olayların gerçek anlamını bulma isteği ve en önemlisi büyük bir sevgi, çoğu zaman şairlerin kalbind...
Yıllar sonra profesör olarak dönüyor
HBO’nun yeni Harry Potter dizisine, orijinal seride de Profesör Flitwick’i canlandıran Warwick Davis yeniden katıldı. Orijinal kitaplara sadık kalınarak hazırlanan, HBO imzalı Harry Potte...
İEF’de Açık Hava Tiyatrosu etkinlikleri “Hayvan Çiftliği” ile perdelerini açtı
İzmir Enternasyonal Fuarı’nın kültür-sanat alanındaki önemli duraklarından Atatürk Açık Hava Tiyatrosu’nun bu yılki etkinlikleri Oyun Atölyesi’nin “Hayvan Çiftliği” oyunu ile başladı. Geo...
Gerçek Frankenstein’lar aramızdayken!..
Çok beklenen bazı filmlerin düş kırıklığı yarattığını sık sık gördük... Guillermo del Toro (1964) gibi, iki kültür arasında başarılı köprüler kurmuş yetenekli bir usta yönetmen, neden Net...
Balkan coşkusu sürüyor
Türkiye fuarcılığının 94 yıllık dev çınarı İzmir Enternasyonal Fuarı ile eş zamanlı başlayan 19. Uluslararası Balkanlılar Halk Dansları Festivali Buca Hasanağa Bahçesi ve Gaziemir Festiva...
Şiir, Öykü ve Deneme Yarışması’nın sonuçları açıklandı
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenecek 9. Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali kapsamında gerçekleştirilen “Yolculuk” temalı Şiir, Öykü ve Deneme Yarışması’nın sonuçları açı...
Sinema salonlarında bu hafta...
Bu hafta sinema salonlarında farklı türlerde 9 yeni film vizyona girecek. Dikkat çeken yapımlar arasında, Büyük Taarruz’u anlatan “Büyük Zafer” ile başrollerini Olivia Colman ve Benedict ...
Göbeklitepe'ye rakip çıktı: Çok daha eski
Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesinde bulunan Mendik Tepe’de yürütülen arkeolojik kazılarda, insanlığın yerleşik hayata geçiş sürecine dair önemli bulgular ortaya çıkarılıyor. UNESCO Dünya Mir...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Yağmur Atacan eşi Pınar Altuğ'a doğum gününde övgü yağdırdı
'Çocuklar Duymasın'daki 'Meltem' karakteriyle tanınan ve uzun süredir ekranlardan uzak olan oyuncu Pınar Altuğ 51 yaşına bastı. Yağmur Atacan da eşinin doğum gününü sosyal medya hesabında...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Güneşte bırakılan plastik şişeden su içerseniz...
Cevap, sandığınızdan daha endişe verici. Uzmanlara göre, güneşte ısınan pet şişe sadece zararlı kimyasalları ve mikroplastikleri suya karıştırmakla kalmıyor, aynı zamanda hızla bir bakteri yuvasına dönüşüyor.Sıcak havalarda arabada veya güneş altında bırakılan tek kullanımlık plastik su şişelerinin, görünmez plastik parçacıkları ve potansiyel olarak toksik kimyasalları suya sızdırabileceği bilimsel araştırmalarla kanıtlandı.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.