Yukarı
423255

'Üç Bakanlık da ‘ben görmedim, duymadım, bilmiyorum’ oynuyor'

17 Mart 2025 13:20

CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, İliç faciası davasını izlemek üzere Erzincan’a geldi. Yavuzyılmaz, "Denetimi doğru düzgün yapmayarak asli kusurlu hale gelen ancak bu kusurları buharlaştırılan, kamu görevlileriyle ilgili de mutlaka bu soruşturmanın yapılması gerekiyor. Bundan ne Enerji Bakanlığı ne Çevre Bakanlığı ne de Çalışma Bakanlığı yetkilileri kaçabilir" dedi.

Erzincan'ın İliç ilçesinde Çöpler Altın Madeni'nde 13 Şubat 2024 tarihinde meydana gelen liç yığının çökmesi sonucu Adnan Keklik, Kenan Öz, Ramazan Çimen, Uğur Yıldız, Abdurrahman Şahin, Fahrettin Keklik, Mehmet Kazar, Şaban Yılmaz ve Hüseyin Kara yaşamını yitirmiş, İsa Taşdelen ve İshak Demir ise yaralanmıştı. Olayla ilgili açılan davanın ilk duruşması bugün yapılıyor.

CHP, DEM Parti ve TİP’li milletvekilleri, davayı izlemek üzere Erzincan’a gitti. Burada duruşma öncesi açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, şunları söyledi:

“13 Şubat 2024 tarihinde İliç’te Anagold şirketinin işlettiği altın madeni sahasında bir felaket yaşandı ve 9 işçimiz hayatını kaybetti. Bu felaket olduğu andan itibaren bölgede hep birlikte bu olayın üzeri örtülmesin diye büyük bir mücadeleye girdik. Aynı zamanda burada verilen mücadelenin buna benzer bir başka felaketin de gerçekleşmesine engel olması için hep birlikte mücadele ettik. Hazırlanan bilirkişi raporları, bilimsel raporlar, daha önce bu altın maden sahasında yapılan usulsüzlükler, buna benzer felaketlerin habercisi olarak yaşanmış olan olaylar dikkate alındığında, buradaki felaketin, doğal bir afet olmadığı açık ve net bir şekilde görülüyor.

Burada bu maden sahasının nihayet ÇED raporları hazırlanırken, bu raporlar yetkililer tarafından imzalanıp, onaylanırken ve sahada altın maden üretimi bu doğrultuda yapılırken bu felakete giden yolun taşlarının bir bir döşendiğine şahitlik ediyoruz. 2021 yılında altın maden sahasının ikinci kapasite artışına ÇED onayı veren yetkililer bilirkişi raporlarında asli kusurlu sayıldı. Ve bu yetkililerin başında da dönemin Çevre Bakanı Murat Kurum'un geldiğini resmi belgelerle kanıtladık. Bu kanıt ortaya konduktan sonra dönemin Çevre Bakanı, kurtarılmak istendi ve bu doğrultuda bir bilirkişi oyunu yapılarak önce bilirkişi değiştirildi, ardından yeni bir bilirkişi heyeti raporu hazırlatıldı ve başta Murat Kurum olmak üzere yetkililerin asli kusuru buharlaştırıldı. Ancak bu işlem yapılırken de AK Partili üst düzey yetkililer yine bu durumu da ellerine, yüzlerine bulaştırdı. Çünkü hazırlanan fezlekeye göre sadece ikinci kapasite artışı değil, aynı zamanda 2020 bir yılında onayları alınıp sahada üretime geçilen Faz 4B adı verilen bir başka kapasite artışının daha yapıldığı tespit edildi. Biz de Faz 4B ile ilgili projeleri yine Çevre Bakanlığı yetkililerinin onayladığını belgesiyle tespit ettik.

Fezlekeye göre Faz 4B kapasite artışı ve bu artışa sebep veren projelerdeki hatalar ve onay süreçleri de dikkate alındığında, bu yaşanan felaketin kök nedenlerinin başında geliyor. Faz 4B kapasite artışı onayının altında da Bakan adına atılmış imzalar var. Yani yine şu anda Çevre, Şehricilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yeniden adeta ödüllendirilerek getirilen Murat Kurum’un imzası var.

"Felaket göz göre göre geliyor"

Fezlekede aynı zamanda buradaki bu faciaya giden yolun sebepleri bir bir anlatılıyor ve çarpıcı bir tespit olarak ortaya konuyor ki, 2022 yılı itibarıyla Anagold şirketi İliç Altın Maden Sahası'nda bir üretim stratejisi değişikliğine gidiyor. Bu değişikliği de fezlekedeki tablolarla gösterildiği üzere kaymanın yaşandığı yığın liç sahasında serilen malzeme ve bu malzemenin içinde kullanılan solisyonun oranında değişik yapılıyor. Ve bu yığın liç sahasında kullanılan sıvı miktarı en yüksek seviyeye getiriliyor. Dolayısıyla da sıvılaşma artıyor, buradaki kayam yığın liç malzemesi artık durağanlılığını kaybediyor ve felaket göz göre göre geliyor.

"Bundan ne Enerji Bakanlığı, ne Çevre Bakanlığı ne de Çalışma Bakanlığı yetkilileri kaçabilir"

Ne kadar çok solüsyon kullanılırsa, o kadar çok altın üretildiğini biliyoruz. O nedenle de bu sahada bir üretim baskısı yapıldığını, bir zorlamanın yapıldığını, karlılık hırsıyla tedbirlerin alınmadığını görüyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kurulan İliç Faciasını Araştırma Komisyonu’nda ortaya çıktı ki; Bakanlıkların hiçbiri sorumluluk kabul etmiyor. Çevre Bakanlığı yetkililerine soruyorsunuz, diyorlar ki ‘biz kaymanın yaşandığı yağın liç sahasından sorumlu değiliz, biz bunu denetlemekle sorunlu değiliz. Biz sadece yığın liç sahası ve zemin arasındaki membrandan sorumluyuz’ diyor. Enerji Bakanlığına soruyoruz,’biz sadece üretilen altından sorumluyuz. Bizim yılın liç sahasında denetim sorumluluğumuz yok’ diyor. Çalışma Bakanlığı diyor ki; ‘biz altın maden sahasının her yerinden sorumluyuz. Ancak yığın liç sahasından sorumlu değiliz’ diyor. Üç Bakanlık da ‘ben görmedim, duymadım, bilmiyorum’ oynuyor. Biz de soruyoruz; altın maden sahasının içindeki kaymanın yaşandığı yığın liç sahasından hangi Bakanlık sorumlu? Milli Eğitim Bakanlığı mı sorumlu? Dışişleri Bakanlığı mı sorumlu? Ve bugüne kadar da kamu yetkilileriyle ilgili doğru düzgün denetim yapması gerektiği halde sadece bölgeye turistik ziyaret için gelip giden ve bu denetimi doğru düzgün yapmayarak asli kusurlu hale gelen ancak bu kusurları buharlaştırılan, kamu görevlileriyle ilgili de mutlaka bu soruşturmanın yapılması gerekiyor. Bundan ne Enerji Bakanlığı, ne Çevre Bakanlığı ne de Çalışma Bakanlığı yetkilileri kaçabilir.

Acılı ailemizin yüreğindeki acısını paylaşıyoruz. Bugüne kadar gösterdikleri dirayetli ve kararlı bu duruş için şükranlarımızı sunuyoruz. Çünkü İliç faciasının acısının yaşatılması, hep birlikte bu mücadelenin verilmesi, bugüne kadar Türkiye'de gerçekleşebilecek pek çok maden felaketinin gerçekleşmesine engel olmuştur. Bu duruşmayla ilgili mücadelemiz, duruşma süresince de duruşma bittikten sonra da devam edecek." ANKA



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan vekillere fırça! Talimatı verdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Genel Merkezi’nde milletvekilleriyle yaptığı kahvaltıda “Terörsüz Türkiye” sürecinin iki hafta içinde netleşeceğini belirtti. Erdoğan, vekillere Meclis çalışmal...

112’yi Şaka Sanan Yandı! Asılsız İhbar ve Çağrı Cezaları Arttı

TBMM Genel Kurulu'nda Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’deki (KHK) hükümlere ilişkin düzenlemeler içeren "Bazı Kanunlar ile 375 sayılı Kanun Hükmünde K...


Mattia Ahmet Minguzzi cinayetinde, dava 20 Haziran'a ertelendi!

İstanbul Kadıköy'de alışveriş yapmak için gittiği pazarda bıçaklı saldırıya uğrayan İtalyan şef Andrea Minguzzi ile çellist Yasemin Akıncılar'ın oğlu Mattia Ahmet Minguzzi'nin (15) ölümüy...

Özgür Çelik'e 15 yıl 6 ay hapis talebi! 26 kişiye iddianame hazırlandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve il/ilçe yöneticileri hakkında 15,5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi. İstanbul  Büyükşehir Belediye ...


Adalet Bakanı Tunç'tan yargı eleştirilerine cevap

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Geciken adalet, adalet değildir ve milletimizin bizden en büyük beklentisi de makul sürede yargılanma hakkının korunmasıdır" dedi. Tunç, yargı süreçlerine eleş...

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan açıklama

Tutuklanarak görevden uzaklaştırılan İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun X hesabına erişim engeli getirilmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan açı...


Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ile görüşmek için Silivri'de!

CHP lideri Özgür Özel, tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ile görüşmek için Silivri'ye geldi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Bele...

İletişim Başkanlığı İmamoğlu'na sansürün gerekçesini açıkladı

Tutuklu Ekrem İmamoğlu’nun sosyal medya hesabına getirilen erişim engelinin gerekçesi açıklandı. DMM’ye göre, "paylaşımda suç işlemeye tahrik unsuru bulunduğu" iddiası yer aldı.


Dilek İmamoğlu'ndan erişim engeline sert tepki

Dilek İmamoğlu, "Ekrem İmamoğlu’nun X hesabına Türkiye’den erişimin engellenmesi düşünce ve ifade özgürlüğüne müdahaledir ve asla kabul edilemez" dedi. Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Gökhan Kırdar ile ünlü DJ davalık oldu

Şarkıcı ve besteci Gökhan Kırdar, "Pusu" ve "Cendere" isimli eserlerinin izinsiz kullanıldığını belirterek DJ Mahmut Orhan'a dava açtığını açıkladı. Türkiye'de efsaneleşmiş yapımların diz...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Her gün tüketiyorsanız fark etmeden karaciğerinizi bitiriyorsunuz!

Protein tozu kullanımı son yıllarda gençler arasında büyük bir hızla yayılıyor. Ancak uzmanlar, bilinçsiz tüketimin karaciğer yetmezliğinden böbrek hasarına, hatta ölüme kadar varan ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR