Yukarı
429607

“Eğer beni köyümden ederlerse bir ağaç, bir bitki gibi düşünün, kuruyup ölürüm ben”

03 Temmuz 2025 12:45

Muğla İkizköylüler, zeytinlik alanları maden işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı TBMM önünde açıklama yaptı. Aydın’dan gelen yurttaş, “Sadece benim değil bütün vatanın, milletin borcu bu. Çocuklarımıza borcumuz bu. Eğer geri çekilirsek, savaşmazsak, direnmezsek, mücadele etmezsek elimizde neyimiz var neyimiz yoksa alacaklar. Ben köyümden, koyunlarımdan, suyumdan, evimden vazgeçmek istemiyorum. Eğer beni köyümden ederlerse, bir ağaç, bir bitki gibi düşünün, kuruyup ölürüm ben” dedi.

Muğla İkizköylüler, zeytinliklerin madenciliğe açılmasına ilişkin kanun teklifine tepki göstermek için TBMM Dikmen kapısı önünde basın açıklaması düzenledi.

Açıklamada köylüler, “Havama, suyuma, toprağıma dokunma”, “Maden yasası geri çekilsin”, “Toprağa dokunan eller kırılsın” sloganlarını attı. Basın açıklamasında ilk olarak Muğla'nın İkizköy mahallesinin muhtarı Nejla Işık söz aldı.

Işık, şunları kaydetti:

"Denizli’den, Artvin’den, Çamlıhemşi’nden, her yerden tek ses tek yüreğiz bugün ve tek bir şey istiyoruz. Bu çökme yasasını kabul etmiyoruz. Ama inatla, ısrarla sesimizi duymuyorlar; duyuyorlar ama işlerine gelmiyor. Biz dünden bu yana buradayız, küçük bir grup geldik. Şirketler TBMM’ye alınırken, elini kolunu sallayarak rahat bir şekilde dolaşırken biz köylüler, sadece 6 kişiydik, Meclis’e giriş yasağı koyuldu bize. Burası milletin Meclisi değil mi? Şirketlerin Meclisi mi? Köylülerin, vatandaşların Meclisi mi? Şirketler herkesle görüşecek, vekillerle görüşecek, herkese sesini duyurmaya çalışacak ama köylülerin sesini susturmaya çalışıyorlar. Susturamayacaklar. İçeriye gireceğiz, haykıracağız. Bu yasayı kabul etmiyoruz, bizim üzerimizden hiç kimse günah keçisi çıkarmasın. Bizim zeytinlerimizi, bizim emeğimizi hiç kimse şirketlere feda etmesin, edemez. Zeytinin kıymetini bilmeyen, bir ağaç yetiştirmeyen insanlar burada söz kurmasın. Emekçiler, çiftçiler, üreticiler burada. Bizim karşımıza enerjiyle gelmesinler artık. Enerjinin alternatifleri var ama toprak giderse, su giderse yaşam biter. Bizler insan olarak, canlı olarak sadece kendimizi görüyoruz değil mi? Başka hiçbir canlı görmüyoruz yaşamda. Bizler bu dünyanın hükümdarı değiliz. Hepimiz gelip geçiciyiz. Topraktan geldik, toprağa gideceğiz, bu dünya kimseye kalmayacak. Ama yok ederek değil, yaşayarak ve yaşatarak bırakacağız gelecek nesillere. Bizim derdimiz bu.”

"İhtiyar halimizle topraklarımızı korumaya geldik"

Denizli’den gece yola çıkan Hatice isimli bir köylü de şunları söyledi:

“İhtiyar halimizle topraklarımızı korumaya geldik. Bizim topraklarımız çok verimli. Bak bu kekikler, tam buğday ekmeği, nohut, mercimek, darı, badem, ceviz… Bunları hep toprak yetiştiriyor, kömür yetiştirmiyor. Bu maden yasasını kaldırsınlar. Biz bunun için geldik buraya. Bu onurumuz, gururumuz, avuçlarımızın içinde, nasırlı ellerimizin içinde. Ağaçlarımızı yıktılar, topraklarımızı talan ettiler. Ekinlerimizi, tütünlerimizi gömdüler. Bir de mahkemeye verdiler, yargıladılar beni. Atatürk’ün, atalarımızın koyup gittiği emanete, mirasa sahip çıkalım. Türkiye duysun sesimizi. ‘Ah Kema Paşa, atını bağladın gedikli taşa, biz senin yanına Anıtkabir’e varalım ayaklarımızla koşa koşa.’ Bunu duysunlar. Eser kalsın konuşmalarımız. Zenginin işi biter, parası da biter, güçlünün gücü de biter. Hak bitmez, güç biter. Biz hak aramaya geldik. Bir kilo altına bir avuç toprağımı değişmem. Toprağınıza sahip çıkın. Anamdan doğalı cumhuriyet kadınıyım. Maden yasası geri çekilsin. Topraklarımızı bıraksınlar. Biz yaşamak istiyoruz."

"Ordu’nun altınını getirdim size. Bizim altınımız fındık"

Ordu’dan gelen Cevat isimli bir vatandaş da poşetle getirdiği fıntıkları göstererek şöyle konuştu:

“Ordu’nun altınını getirdim size. Bizim altınımız fındık. Üç bin dönüm maden işlediler Ordu’da. 13 milyon geliri var. Buraya fındık eksen bunun 5 katı 10 katı kar yapar, ülkeye fayda getirir. 13 milyon liranın 5 katını versen bu pisliği Fatsa’dan temizleyemeyiz. Bu yasa sadece Muğlalılara değil, tüm ülkeye geçerli. Nerede bu Türkiye? Nerede halk? Hepimizi vuracaklar bu yasayla.”

"Çam ağaçlarının yerini kumdan dağlar aldı, dere yataklarını molazlar sardı"

Aydın Çini’ye bağlı çok uzak bir dağ köyünden buraya geldiğini ifade eden Zeynep isimli bir başka vatandaş da şunları söyledi:

"Adı gibi top top çamları olan, çam fıstığının yetiştiği yerden geliyorum. Benim adım Zeynep. Köylü kızı Zeynep’im ben. Başka bir ünvanım yok. Köylüyüm ben. Köyüm o kadar güzel ki. Ama 10 yıl öncesinden bir şirket geldi ve o köyümün masalsı güzelliğini yerle bir etti. Benim köyümde öyle bir çam ağaçları vardı ki tek bir güneş ışığı sızıp da giremezdi, o kadar gürdü, o kadar heybetliydi. Öyle dere yataklarımız vardı ki, o kadar berraktı ki suyu eğilip içerdiniz. Benim çocukluğum o derelerde kurbağalarla oynayarak, ayaklarımı suya sokarak geçti. Masalsıydı köyüm ama şu an masalsı köyüm kalmadı. O çam ağaçlarının yerini kumdan dağlar aldı. O dere yataklarını molazlar sardı. Artık derelerden su akmıyor. Artık çamlar kuruyor, hayvanlar ölüyor, meralarımız kalmadı, arıcılık yapamıyoruz. Çam fıstıklarımız artık yetişmiyor.

"Ben köyümden, koyunlarımdan, suyumdan, evimden vazgeçmek istemiyorum"

Ben atamdan, dedemden böyle masalsı bir köy teslim almışken ben çocuklarıma ne teslim edeceğim şimdi? Kumdan tepeleri mi vereceğim, akmayan dereleri mi vereceğim, olmayan su kaynaklarını mı göstereceğim çocuklarıma? Ne verebilirim? Hiçbir şeyim kalmadı elimde. Her şeyimi aldılar elimden. Savaştık, direndik. 10 senedir savaşıyoruz. Annemle babam, şirket tarafından silahlı saldırıya uğradı. Yılmadık. Davalar açıldı, yine yılmadık ve alnımızın akıyla çıktık davalardan, kazandık. Ama eğer ki bu maden yasası çıkarsa, iklim kanunu geri çekilmezse gidebilecek hiçbir yerimiz yok. Yapabileceğim hiçbir şey kalmıyor elimde. Göz göre göre çocukluğumu teslim etmiş olacağım o şirketlerin ellerine. Sadece benim değil, bütün vatanın, milletin borcu bu. Çocuklarımıza borcumuz bu. Eğer geri çekilirsek, savaşmazsak, direnmezsek, mücadele etmezsek elimizde neyimiz var neyimiz yoksa alacaklar. Ben köyümden, koyunlarımdan, suyumdan, evimden vazgeçmek istemiyorum. Eğer beni köyümden ederlerse bir ağaç bir bitki gibi düşünün, kuruyup ölürüm ben."

ANKA



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Anne Kart ile 8 Bin 723 Anne Ulaşımdan Ücretsiz Faydalanıyor

Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin, 0-5 yaş arası çocuğu olan annelerin ulaşımdan ücretsiz yararlanması amacıyla başlattığı Anne Kart projesi, 8 bin 723 anneye ulaştı. Aylık 60 biniş hakkı ...

Milas Belediyesi İlçe Genelindeki Çalışmalarını Sürdürüyor

Milas Belediye Başkanı Fevzi Topuz’un mahallelere gerçekleştirdiği ziyaretlerde tespit ettiği eksiklikler, muhtar ve vatandaşların talepleri doğrultusunda gerçekleşen çalışmalar ilçemizin...


Cengiz Holding, Kazdağları’nı 240 günde çöle çevirdi

Çanakkale Bayramiç’e bağlı Hacıbekirler köyünde maden sahası hızla genişletildi Ağaç katliamı yürek sızlattı, köylüler maden yasasının geçmemesi için savaşıyor. Çanakkale’de Kazdağları’nı...

Başkan Dutlulu Salihli’de Muhtarlarla Buluştu

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, ilk ilçe ziyaretini Salihli’ye gerçekleştirdi. İlçedeki mahalle muhtarlarıyla bir araya gelerek taleplerini dinleyen Başkan Dutlulu, “Man...


“Unutmadık, Affetmedik, Susmadık, Susmayacağız”

CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, 2 Temmuz Sivas Katliamı’nın 31. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, Madımak’ta yitirilen canların hala adalet beklediğine dikkat çekti. Biç...

Büyükşehir, Vektörlerle Mücadele için Muhtarlarla Buluştu

Manisa Büyükşehir Belediyesi, yaz aylarında artış gösteren sinek, böcek, kene gibi vektör kaynaklı sorunlara karşı sahadaki çalışmalarını sürdürürken mahalle muhtarlarıyla da iş birliğini...


Ferdi Zeyrek'in adı Turgutlu'da yapımı devam eden bir spor kompleksine verildi

Turgutlu Belediye Meclisi'nin temmuz ayı toplantısında alınan kararla Selvilitepe Mahallesi'nde yapımı devam eden spor kompleksine elektrik akımına kapılarak hayatını kaybeden Ferdi Zeyre...

Emlak ofisinde silahlı kavga: 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı

Manisa'da iddiaya göre, 2. Anafartalar Mahallesi 1714. Sokak'taki bir emlak ofisinde, iki grup arasında alacak tahsili nedeniyle tartışma çıktı. Silahlı kavgaya dönüşen olayda tarafların ...


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Ali Sunal'ın Mesajı Herkesi Duygulandırdı

Usta sanatçı Kemal Sunal'ın 25 ölüm yıl dönümü dolayısıyla oğlu Ali Sunal'dan duygusal bir anma mesajı geldi. Ali Sunal, babasının yokluğunun hala çok zor geldiğini ifade ederek, "Seni se...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Gençsin ama risk altındasın, bu belirtiye dikkat!

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Onur Yıldırım, hipertansiyonun yalnızca yaşlıları değil, genç bireyleri de tehdit ettiğini vurguladı. 40 yaş altındaki bireylerde hipertansiyon oranının yüzde 9 ila 22 arasında değiştiğini belirtti. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Onur Yıldırım, hipertansiyon ile ilgili açıklamada bulundu.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR